Toplum içinde insanlar refah düzeyini arttırmak, ailelerine en çok gelir sağlamak için birtakım işlerle uğraşırlar. Önemli olan yapılacak olan işin en fazla gelir getireninin yanında en fazla haz vereni, en farklı olanı seçmektir. Ancak bu seçimi yaparken ailemizi ihmal etmemeli onlara da gereken zamanı ayırmamız gerekir. Yani iş ile aş paralel yürümelidir. İşte saydığımız amaçlara ulaşmak için karar vererek bir konuya odaklanılması ve odaklanılan bu konu ile ilgili olarak faaliyetlere başlanmasına GİRİŞİMCİLİK denir.

Girişimcilik, gelişen teknoloji, insanların ihtiyaçlarının değişim göstermesi, kazanç şekli ve miktarına bağlı olarak değişim gösterir. Girişimlerin hepsi başarılı olacak diye bir kural yoktur ama bireyler veya gruplar, başarısız olmak için atılım yapmazlar. Yani her girişim kâr amaçlıdır. Ancak başarısızlıkla sonuçlanan girişimler de yok değildir. Başarılı bir girişim için yapılacak işin fizibilitesinin çok dikkatli, kantitatif olarak yapılması gerekir.

Toplumda bazı girişimciler rakiplere göre karar vermektedir ve bu şekilde yapılan girişimler maalesef başarısızlıkla sonuçlanmaktadır. Örneğin A firması ürettiği 10 çeşit ürünü belirli fiyatlarla ve kendi belirlediği satış koşullarıyla satmakta ve sektörde çizgi ötesine geçmiş, marka olmuş bir yapıdadır. Ayrıca ürün kalitesi de oldukça yüksek seviyededir ve firma uzun yıllardan bu yana sektörün içindedir.

Yeni kurulan ve girişim yapma hazırlığında olan B firması ise, A firmasının ürettiği ürünleri üreterek sektörde lider konumundaki A firmasının ürettiği ürünleri üreterek pazarda söz sahibi olmayı, rakip fiyatlarıyla ürünlerini satmayı, birebir aynı ürünleri üretmeyi esas almaktadır. Bu amaçla aynı ürün ve aynı pazarda faaliyet göstermeyi planlamaktadır.

İşte rakiplere göre girişim yukarıdaki örnekte anlatmaya çalıştığım gibidir. Hâlbuki A firması sektöre yıllarını vermiş, Pazar elde etmek için çeşitli problemleri çözmüş, ürün kalitesini çok zor elde etmiş, ithal ürünlerle rekabet etmiş ve son tüketici tarafından da talep görmektedir. Firma bu duruma gelene kadar yıllarını vermiş, çeşitli uğraşılardan geçmiştir.

B firmasının aynı başarıyı göstermesi kısa vadede olanaksızdır. En başta hatasız üretim olmayacağına göre, ürün kalitesini yakalaması çok zordur. İkinci olarak Türkiye’de tüketici alışkanlıkları kolay kolay değiştirilemez. Örnek olarak tras bıçağı ilk defa 1970 li yıllarda Jilet marka olarak çıkmıştı ve bugün hala son tüketici marketten isterken Jilet olarak istemektedir. İkinci bir örnek kâğıt mendil olarak verilebilir. Kâğıt mendil de ilk çıktığında sel pak olarak çıkmıştı. Markete gittiğinizde birçok marka kâğıt mendil görebilirsiniz ama bunların adı tüketici dilinde selpak tır. Örneklerde görüldüğü gibi tüketiciyi ikna etmek, son tüketiciden talep yaratmak çok zor ve aşamalı işlemlerdir. Bunun için çeşitli şekillerde tüketiciye ulaşacak şekilde, gerekirse bölgelere göre reklam ve tanıtımlar yapmanız, yazılı ve görsel reklamlar yapmanız da yetmeyebilir. Bir de bayinizin ve son tüketicinin rakipten çok fayda sağlayacağı koşullar uygulamalısınız. Rakiple aynı fiyatla ürün satmayı düşünmek ise sadece hayalden başka bir şey değildir.

Yukarıda açıklamaya çalıştığım örnekler maalesef yaşadığım tecrübelerden alınmıştır ve ülkemizde bu tür örnekler çoğunluktadır.

Günümüzde girişimcilik kavramına gelince; Özellikle Z kuşağı veya şimdiki gençlerin internet kullanarak kazanç elde etme peşinde oldukları bir gerçektir. Çünkü bugünkü gençler teknolojik değişimlere kolayca ayak uydurabiliyor ve teknolojiyi de çok iyi kullanabiliyorlar.1980 li yılların ikinci yarısında başlayan ve kullanımı çok hızlı şekilde yayılan ve sürekli teknolojik yeniliklere haiz olan internet kullanımı, artık kadın erkek, genç yaşlı, çocuk öğrenci toplumun tüm kesimlerde kullanılmıştır ve internet kullanımı günlük hayatımızın bir parçası haline gelmiştir. Bu süreç sonunda günümüzde e ticaret kavramı oldukça büyümüş, sadece ülkemiz içinde değil uluslararası düzeyde iş hacmi yaratmıştır. Öyle ki büro kirası, depo kirası, insan kaynakları gibi giderlerin de azalmasıyla internetten ticaret çok kolay bir şekilde benimsenmiş ve hızla ilerlemektedir. Yukarıda bahsettiğim gibi Z kuşağı gençler de internet kullanımı ile yaygınlaşan ticaret pazarında pay alma yarışına girmişlerdir. Kurulum ve işleyişin kolay olması yanında yabancı dil gerekliliği de uygun olan gençler kolay kazanma yoluyla hayatlarını idame ettirmeyi planlamaktadır. Aşağıda kendimden vereceğim örnek ise 80 li yıllarda yaptığım girişimdir.

İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesini kazandığımda Antalya’dan gelmiş, İstanbul’u da hiç tanımıyordum. Para kazanmaya da çok ihtiyacım vardı. Dost ahbap ilişkileri gereği Tahtakale’de tezgahtarlık yapmaya başladım. Bir taraftan da okula gidip geliyordum. Yaklaşık bir yıl tezgahtarlıktan sonra okula devem etmekten vazgeçmemek için tezgahtarlıktan ayrılıp kendi adıma dükkân açmıştım. Sermaye zaten yok ama eşten dosttan alacağım kredili ürünleri satarak tahsilatını yapıp borçlu olduğum işletmelere ciro etmek suretiyle faaliyetimi sürdürmekteydim. Ancak dönemin koşulları gereği ürün kıtlığı söz konusuydu. Yani satış problemi neredeyse yoktu ve enflasyonist ortamda mücadele vermekteydim. Derken ürün çeşitlerim her gün biraz daha artıyordu ve verdiğim sözleri yerine getirmem nedeniyle oldukça önemli olan piyasa kredisi elde etmiştim. Kredili alamadığım mal yoktu dersem yalan olmaz. Bu şekilde ticari hayatımı devam ettirerek üniversiteyi bitirmiştim. 8 ay süren kısa dönem askerliğimden sonra faaliyetime aynı şekilde devam ederek 1999 yılına kadar ticari hayatımı sürdürmüştüm.

Daha sonra değişen ekonomik koşullar nedeniyle büyük bir fabrikanın satış müdürlüğü görevini üstlendim ve hayat mücadelem devam etti.

Girişimcilik konusuna dönersek yukarıda anlattığım gibi bu kavram da değişen ekonomik koşullara, gelişen teknolojiye ayak uydurarak çeşitli şekillere evirilmiştir.

2023 yılı KOBİ lerin girişim istatistikleri TÜİK tarafından yayınlandı. Buna göre;

Ülkemizde ilgili mevzuat gereği ikiyüzelli kişiden az yıllık çalışan istihdam eden ve yıllık net satış hasılatı veya mali bilançosundan herhangi biri 500 milyon Türk Lirasını aşmayan girişimler Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler (KOBİ) olarak tanımlanmaktadır. Haber bülteninde; KOBİ’lerde girişim sayısı, çalışan sayısı, ciro, teknoloji kullanımı gibi Türkiye İstatistik Kurumu tarafından gerçekleştirilen Yıllık Sanayi ve Hizmet İstatistikleri Araştırmasına ilişkin istatistikler ile Dış Ticaret İstatistikleri, Girişimcilik ve İş Demografisi İstatistikleri, Araştırma-Geliştirme Faaliyetleri Araştırması ile Türk Patent ve Marka Kurumunun patent başvuru ve tescil istatistiklerine yer verilmektedir.

Sanayi ve hizmet sektörlerinde faaliyet gösteren 3 milyon 713 bin girişim KOBİ sınıfına girmektedir

KOBİ’ler 2023 yılında toplam girişim sayısının %99,7’sini oluşturdu. Buna karşılık; istihdamın %70,5’ini, personel maliyetinin %47,9’unu, cironun %47,4’ünü, üretim değerinin %41,6’sını ve faktör maliyetiyle katma değerin %40,1’ini oluşturdu.

KOBİ’ler en fazla ticaret sektöründe faaliyet gösterdi

Ekonomik faaliyetlerin istatistiki sınıflamasına (NACE Rev.2) göre 2023 yılında KOBİ’lerin; %36,1’i toptan ve perakende ticaret, motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı sektöründe faaliyet gösterirken, %15,2’si ulaştırma ve depolama sektöründe, %12,3’ü ise imalat sanayi sektöründe faaliyet gösterdi.

KOBİ istihdamı içindeki en yüksek oran ticaret sektöründe oldu

2023 yılına ilişkin olarak; toptan ve perakende ticaret, motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı faaliyetlerindeki KOBİ istihdamının toplam KOBİ istihdamı içindeki oranı %26,5 olurken, personel maliyeti için bu oran %22,9, ciroda %53,2, faktör maliyetiyle katma değerde %24,8 ve üretim değerinde ise %15,6 olarak gerçekleşti.

Orta ölçekli girişimlerde çalışan başına katma değer 2023 yılında 615 bin TL olarak gerçekleşti.

KOBİ girişimleri için 2009 yılında çalışan başına ortalama katma değer 15 bin TL iken, 2023 yılında bu değer 296 bin TL oldu. KOBİ grupları içerisinde 2009 ve 2023 yılları için en yüksek çalışan başına katma değer sırasıyla 29 bin TL ve 615 bin TL ile orta ölçekli girişimlerde gerçekleşirken, aynı yıllar için bu değerler küçük ölçekli girişimler için sırasıyla 19 bin TL ve 341 bin TL, mikro ölçekli girişimler için ise 8 bin TL ve 111 bin TL olarak gerçekleşti.

KOBİ’lerde çalışan başına personel maliyeti 2023 yılında 149 bin TL olarak gerçekleşti.

2009 yılında KOBİ girişimleri için çalışan başına ortalama personel maliyeti 8 bin TL iken, 2023 yılında bu değer 149 bin TL oldu. KOBİ grupları içerisinde 2009 ve 2023 yılları için en yüksek çalışan başına personel maliyeti sırasıyla 15 bin TL ve 255 bin TL ile orta ölçekli girişimlerde gerçekleşirken, aynı yıllar için bu değerler küçük ölçekli girişimler için sırasıyla 11 bin TL ve 185 bin TL, mikro ölçekli girişimler için ise 4 bin TL ve 75 bin TL olarak gerçekleşti.

İmalat sanayindeki 3 bin 475 KOBİ yüksek teknoloji sınıfında üretim yaptı.

İmalat sanayindeki KOBİ’ler teknoloji düzeylerine göre sınıflandırıldığında, %55,6’sı düşük teknoloji sınıfında üretim yaparken, büyük ölçekli girişimlerde bu oran %43,6 oldu.

KOBİ büyüklük gruplarına göre incelendiğinde; mikro ölçekli girişimlerin %56,7’si düşük teknoloji sınıfında üretim yaparken, %31,9’u orta-düşük teknoloji, %10,7’si orta-yüksek teknoloji ve %0,7’si yüksek teknoloji sınıfında üretim yaptı. Buna karşılık küçük ölçekli girişimlerde bu oranlar sırasıyla %50,3, %30,9, %17,7 ve %1,1 iken, orta ölçekli girişimlerde %49,6, %29,8, %19,1 ve %1,5 oldu.

KOBİ’lerin 2023 yılında doğum oranı %15,3 oldu

2022 yılında doğan KOBİ girişim sayısının, 2022 yılındaki aktif KOBİ girişim sayısına oranı (girişim doğum oranı) %16,2 ve 2022 yılında doğan KOBİ girişimlerindeki istihdamın, 2022 yılındaki aktif KOBİ’lerin toplam istihdamı içindeki payı %7,5 iken, 2023 yılında bu oranlar girişim doğum oranında %15,3 ve istihdam payında ise %6,9 olarak gerçekleşmiştir.

KOBİ’lerin 2023 yılında en yüksek doğum oranı %16,3 ile mikro ölçekli girişimler olurken bunu sırasıyla %5,4 ile küçük ölçekli ve %3,8 ile orta ölçekli girişimler takip etmiştir. Yine doğan girişimlerin istihdam içindeki oranlarında en yüksek oran %11,7 ile mikro ölçekli girişimler olurken, bunu %3,0 ile küçük ölçekli ve %2,0 ile orta ölçekli girişimler takip etmiştir.

KOBİ’ler toplam ihracatın %35,0’ını gerçekleştirdi

2023 yılına ilişkin toplam ihracatın %35,0’ı, ithalatın ise %20,0’ı KOBİ’ler tarafından gerçekleştirildi.

2023 yılı toplam ihracatta; mikro ölçekli girişimlerin payı %3,4 iken, küçük ölçekli girişimlerin payı %13,2, orta ölçekli girişimlerin payı ise %18,4 oldu. Büyük ölçekli girişimlerin payı ise %65,0 olarak gerçekleşti.

KOBİ’lerin ihracatının %58,1’i ticaret sektöründe gerçekleşirken, %36,7’si ise sanayi sektöründe gerçekleştirildi.

KOBİ’lerin ithalattaki payı %20,0 oldu

2023 yılı toplam ithalatında; mikro ölçekli girişimlerin payı %1,4, küçük ölçekli girişimlerin payı %7,2, orta ölçekli girişimlerin payı ise %11,3 oldu. Büyük ölçekli girişimlerin payı ise %80,0 olarak gerçekleşti.

KOBİ’lerin ithalatının %64,0’ü ticaret sektöründe gerçekleşirken, %29,2’si ise sanayi sektöründe gerçekleştirildi.

KOBİ’lerin 2013 yılında 57 milyar dolar olan ihracat değeri 2023 yılında 87 milyar dolara yükseldi. İthalatta ise 2013 yılında 48 milyar dolar olan değer, 2023 yılında 68 milyar dolara yükseldi. 

KOBİ’lerin toplam ihracatının %49,3’ü Avrupa ülkelerine yapıldı

KOBİ’ler tarafından 2023 yılında yapılan ihracatın %49,3’ü Avrupa ülkelerine, %33,4’ü Asya ülkelerine gerçekleştirildi. KOBİ’ler ithalatının %48,2’sini Avrupa ülkelerinden, %42,6’sini ise Asya ülkelerinden yaptı.

KOBİ’lerin ihracatının %91,1’ini imalat sanayi ürünleri oluşturdu

KOBİ’lerin 2023 yılı ihracatında başka yerde sınıflandırılmamış makine ve ekipmanların payı %11,5, giyim eşyası sektörünün payı %10,9 olurken tekstil ile gıda ürünlerinin payı %7,5 oldu. KOBİ’lerin 2023 yılı ithalatında ise öne çıkan ürünler, %26,2 ile ana metaller, %14,0 ile başka yerde sınıflandırılmamış makine ve ekipmanlar, %12,5 ile kimyasallar ve kimyasal ürünler oldu.

KOBİ’ler Ar-Ge harcamalarının %30,0’ını gerçekleştirdi

Mali ve mali olmayan şirketlerin 2023 yılına ilişkin toplam gayri safi yurtiçi Ar-Ge harcamasının 72 milyar 763 milyon TL’sini KOBİ’ler gerçekleştirmiştir. Bu harcama mali ve mali olmayan şirketler Ar-Ge harcamasının %30,0’ını oluşturmaktadır. Tam Zaman Eşdeğeri (TZE) cinsinden mali ve mali olmayan şirketlerde toplam 186 bin 993 kişi Ar-Ge personeli olarak çalıştı. TZE cinsinden bu personelin %46,3’ü KOBİ’lerde istihdam edilmiştir.

KOBİ’lerin 445 patenti tescil edildi.

2023 yılında KOBİ’lerin toplam patent başvuru sayısı bin 503 olurken, aynı yıl 445 patent tescil edilmiştir. KOBİ ölçeklerinde ise 582 patent başvurusu ve 180 patent tescili ile orta ölçekli girişimler ilk sırada yer almıştır.

AÇIKLAMALAR

KOBİ’lere ait istatistikler, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından gerçekleştirilen Yıllık Sanayi ve Hizmet İstatistikleri Araştırması kapsamında yer alan girişimlerin, Yıllık Sanayi ve Hizmet İstatistikleri, Dış Ticaret İstatistikleri, Girişimcilik ve İş Demografisi İstatistikleri, Araştırma-Geliştirme Faaliyetleri Araştırması ile Türk Patent ve Marka Kurumunun patent başvuru ve tescil verileri kullanılarak hazırlanmıştır.

Kaynak: TÜİK

ZAFER ÖZCİVAN

Ekonomist-Yazar

zozcivan@hotmail.com